Şükürler olsun ki; yeniden bahar aylarına eriştik ve ilk bahar ayı olan Mart’ın ikinci gününe geldik bile. Aylara göre bitse de, kış ve soğuklar henüz bitmedi tabiiki. “Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır”, “Mart ayı dert ayı” atasözleri boşuna söylenmemiş, öyle değil mi? Bu nedenledir ki; bahar aylarının sonuncusu ve yazın müjdecisi olduğu halde evlerde ki sobaları ancak Mayıs’ın ilk haftasıyla birlikte kaldırırdık eskiden. Hoş şimdi de birçok evde kombilerin kapanması hemen hemen aynı günleri buluyor ya, değişen çokta bir şey yok aslında. Birçoğumuz sobaları unuttuk o kadar! Hayat aynen devam etse de şartlar değişiyor ve biraz daha ağırlaşıyor maalesef. Son iki yıldır hayatımızı allak bullak eden pandemi! Bu kış iyiden iyiye hissettiğimiz hayat pahalılığı derken, gücü gücüne yetene misali burnumuzun dibinde yaşanan savaş. Bir ülkenin amelsizliği, diğerinin çaresizliği! Çoluk çocuk yükselen çığlıklar, yürek burkan görüntüler... Her ne kadar içinde olmasak ta etkileniyoruz doğal olarak. Boğazımız düğümleniyor gördüklerimiz karşısında. Bu aralar ne pandemiyi ne de hayat pahalılığını düşünüyorum şahsen. Eminim ki biraz vicdan sahibi olan herkes aynı şeyleri hissediyordur. Bir kez daha ‘savaşa hayır’ diyorum buradan. Allah hiç bir ülkeyi vatan toprağını savunmak zorunda bırakmasın. Güç kuvvet versin, başkalarına da muhtaç etmesin inşallah. YORUMLAR
YENİ YORUM YAZ
YAZARIN DİĞER YAZILARI
>>> Yazarın Tüm Yazıları |
ÇOK OKUNANLAR
GÜNÜN GAZETE MANŞETLERİ
|